Üniversitede Kurye Hakları Dersi
16 Aralık’ta Sabancı Üniversitesi’nin daveti üzerine, İnsan Hakları ve Tüketici Bilinci Projesi kapsamında 1. sınıf öğrencileri ile buluştuk. Kuryelerin sorunlarını ve hak mücadelesini, örgütlenme arayışlarını anlatma fırsatı bulduğumuz derste derneğimizin kuruluş sürecini, raporlarını, ulusal ve uluslararası çalışmalarını sunduk.
İzleme faaliyetlerimizde; ILO’nun (Uluslararası Çalışma Örgütü) işçi hakları ile ilgili sözleşmeleri ve tavsiye kararları başta olmak üzere uluslararası insan hakları mekanizmalarında genel geçer olan bildiriler, sözleşmeler, tavsiye kararlarını referans aldığımızı, uluslararası insan hakları izleme metodlarını kullandığımızı aktardık.
Kurye ölümlerine dair üç yıldır sürdürdüğümüz izleme ve savunuculuk faaliyetlerimizi ilgi ile dinleyen öğrenciler özellikle moto kuryelerin hız baskısı ve güvencesiz çalışmasına dair sorular sorarak tüketici olarak kendi deneyimlerinden örnekler paylaştı.
Üniversite öğrencisi iken kuryelik yapmak zorunda kalan ve çalışırken maganda saldırıları ve araç çarpması sonucu hayatını kaybeden Samet Özgül, Tevfik Kalkan ve Ata Emre Akman ve Yunus Emre Göçer davalarındaki hukuksuzluğa da dikkat çektik.
Deprem ve orman yangınlarında kuryelerin dayanışma örneklerini de anlattığımız derste aktif yurttaşlığın önemi üzerinde durduk.
Kuryelerin yaptığı kuralsızlıklara dair sorular üzerine, kuralsızlığın kabul edilir bir tarafı olmadığını fakat kuryeleri kuralsızlığa iten hız baskısına, paket başı çalışma ve ücretlendirme sistemine, trafikte motosikletlerle ilgili gerekli düzenlemelerin yapılmamasına, ilgili kurumların üzerlerine düşen yasal ve denetimsel sorumluluklarını yerine getirmeyişine, kuryeliğin “Çok Tehlikeli Meslekler Statüsü”ne alınmamasına ve Mesleki Yeterlilik Belgesi’nin zorunlu olmayışına dikkat çekerek sorunların kaynağına dair tartışmalar yapma imkanı bulduk.
Kuryeliğe dair daha pek çok konunun konuşulduğu derste kuryeliğe dair eğlenceli anektodları da paylaşmak “keşke yasal güvencelerimiz sağlansa, insanca ücreti güvenceli çalışma koşullarında kazanabilme imkanları oluşturulsa biz de eğlenceli anılarımızı daha fazla anlatabilsek” duygusunu bize hatırlattı.